‘Bana bir şey olmaz’ demeyin, gençler arasında da hızla yayıldı

Hipertansiyon ve Kalp Damar Hastalıkları: Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan Uyarıyor

Hipertansiyon, dünya genelinde ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer alan kalp damar hastalıklarının en büyük risk faktörlerinden biri olarak öne çıkıyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, bu konuda önemli açıklamalarda bulundu.

Hipertansiyonun küresel anlamda büyük bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Okuyan, özellikle kontrolsüz hipertansiyonun kalp damar sağlığını olumsuz etkileyen gizli bir tehdit olduğunu belirtti. Hipertansiyon farkındalığının artırılması gerektiğine dikkat çekti.

‘Hipertansiyon: Görünmeyen Tehlike’

Hipertansiyonun genellikle gözden kaçabilen ancak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Okuyan, “Hipertansiyon, kalp damar sistemini yavaş yavaş zayıflatır ve ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Toplumda oldukça yaygın olan bu hastalık, erişkinlerde yaklaşık olarak yüzde 20 oranında görülüyor. Ancak yaş ilerledikçe bu oranı artıyor. Özellikle 50 yaşını geçen her iki kişiden biri, 60 yaş sonrasında ise her üç kişiden ikisi yüksek tansiyon riski altında bulunuyor” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Okuyan, genç yaşlarda dahi hipertansiyonun görülebileceğini ancak birçok kişinin bunun farkında olmadığını vurgulayarak, “Genç bireyler genellikle ‘Bana bir şey olmaz’ düşüncesiyle tansiyon kontrolünü ihmal ederler. Oysa hipertansiyon belirtileri genellikle belirgin olmadığı için kolayca gözden kaçabilir” dedi.

Hipertansiyondan Korunma Yolları

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının hipertansiyondan korunmada temel rol oynadığını belirten Prof. Dr. Okuyan, “Öncelikle tuz tüketimini kısıtlamak büyük önem taşır. Ayrıca düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı kiloyu korumak ve sigaradan uzak durmak da hipertansiyon riskini azaltmada etkilidir” şeklinde konuştu.

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının ilaç tedavisinden bile daha etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Okuyan, “Yaşam tarzında yapılan değişiklikler, ilaç kullanımı kadar önemli rol oynar. Özellikle tuzdan kaçınmak ve düzenli egzersiz yapmak, tansiyon değerlerini düşürmede büyük katkı sağlar” dedi.

‘Farkındalık Hayat Kurtarır’

Hipertansiyona karşı farkındalık oluşturmanın tedavi başarısında kritik bir rol oynadığını ifade eden Prof. Dr. Okuyan, “Hipertansiyonu kontrol altına aldığımızda, kalp damar sistemi hastalıklarına bağlı ölümler önemli ölçüde azalır. Bu nedenle herkesin düzenli olarak kan basıncını kontrol ettirmesi hayati önem taşır” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Okuyan, toplumda hipertansiyon farkındalığının düşük olduğunu belirterek, “Özellikle gençlerde hipertansiyonun sıklıkla gözden kaçtığına tanık oluyoruz. Hipertansiyona bağlı hasarlar genellikle ileri dönemde ortaya çıkar ve müdahale edilmediğinde kalp kası kalınlaşması veya damar yapısında bozulmalar gibi ciddi sorunlara yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Related Posts

Aile hekimliği çalışanlarına maaş kesintisine tepki: “Bu kesintiler tüm aile sağlığı çalışanlarını tükenme noktasına getiriyor”

Aile hekimliği çalışanlarına maaş kesintisine tepki: “Bu kesintiler tüm aile sağlığı çalışanlarını tükenme noktasına getiriyor”

Prof. Dr. Adnan Kara: Osseoıntegrasyon sayesinde amputasyon hastalarında doğal yürüyüş mümkün

Prof. Dr. Adnan Kara: Osseoıntegrasyon sayesinde amputasyon hastalarında doğal yürüyüş mümkün

Gençlerde Obezite Tırmanıyor!

TÜİK verilerine göre gençlerde obezite oranı son altı yılda yüzde 30’a yakın artış gösterdi.

Sürekli yorgun musunuz? Nedeni mini felç olabilir!

Yeni bir araştırma, geçici iskemik atak (mini felç) geçiren hastalarda yorgunluğun, özellikle kaygı veya depresyon öyküsü olan kişilerde, bir yıla kadar devam edebileceğini öne sürüyor. Kendinizi sürekli yorgun hissediyorsanız, bunun nedeni mini felç geçirmiş olmanız olabilir.

Evdeki en sinsi mikrop yuvası! Klozetten 75 kat daha kirli, salonda baş köşede duruyor

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Bu belirtilere dikkat: Mevsim geçişi migreni tetikliyor!

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Öztürk, ’’Hava basıncındaki değişimin de (barometrik) bazı kişilerde migren ataklarını başlatmaya neden olabilir. Özellikle ilkbahar, sonbahar gibi mevsim geçişlerindeki sıcaklık değişimlerine bağlı olarak yaşanan basınç farklılıkları migreni tetikleyebilir’’ dedi.