4 Şubat 2025

Karaburun Haberler: Güncel ve Doğru Haberler Platformu

“Karaburun Haberler: Ekonomi, spor, teknoloji ve magazinde en güncel ve doğru haberlerin adresi!”

CHP Sözcüsü Yücel aday belirleme yöntemine yöneltilen eleştirilere yanıt verdi

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. MYK toplantısı devam ederken CHP Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, toplantının gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi. “CHP'NİN ADAYI YENİ ...

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. MYK toplantısı devam ederken CHP Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, toplantının gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

“CHP’NİN ADAYI YENİ CUMHURBAŞKANI OLACAKTIR”

CHP’nin aldığı önseçim kararına diğer partilerin seçmenlerinin de desteklediğini belirten Yücel şöyle konuştu:

“Bugünkü MYK toplantımızın gündem maddelerinden biri cumhurbaşkanı adayımızın belirlenmesi konusunda uygulanacak olan yöntem ve takvimdi. Düzenli olarak Türkiye’deki siyasetin nabızını ölçtümüz, güncel haftalık siyasi gelişmelerin ölçümünü yaptığımız, kamuoyu araştırmalarında Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel tarafından geçtiğimiz hafta grup toplantısında açıklanan bu konunun, yani CHP’nin cumhurbaşkanı adayının ön seçimle belirlenmesi meselesinin bu kamuoyu yoklamalarında toplumda büyük bir memnuniyet yarattığını görüyoruz.

Kamuoyu araştırmalarına göre, bu yöntemin CHP seçmeninde yüzde 90’ın üzerinde, AK Parti seçmeninde yüzde 44,5 oranında, MHP seçmeninde de yüzde 61,5 oranında destek bulduğunu görüyoruz.

Bu konuda Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Gül Çiftçi ve ekibince adayların nasıl propaganda yapacaklarından tutun da oy kullanma işlemine kadar seçimin nasıl yönetileceğine ilişkin bir yönerge hazırlanıyor. Diğer yandan cumhurbaşkanı adayımızı tüm üyelerimizle ön seçimle belirleyeceğimize ilişkin kararımız, toplumda büyük bir heyecan ve motivasyon yarattı.”

“ÜYELİK BAŞVURULARINDA 40 KAT ARTIŞ VAR”

“Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in geçtiğimiz hafta grup toplantısında yaptığı açıklama sonrasında bugün itibarıyla günlük üyelik başvurularında, online üyeliklerde 40 kat artış olduğunu görüyoruz. Yine manuel üyeliklerde de ciddi bir artış var. Birçok ilimizde üye kayıt formları bitmiş durumda.

Genel Merkezimizce yeni üye formları basılarak hızlı bir şekilde il örgütlerimize önümüzdeki günlerde gönderilecek. Şunu açıkça ifade edebiliriz ki CHP’nin en geniş katılımla, en demokratik yöntemlerle belirleyeceği cumhurbaşkanı adayı bu ülkenin yeni cumhurbaşkanı olacaktır.”

“CHP ERKEN SEÇİM DEĞİL HEMEN SEÇİM DİYEN BİR PARTİDİR”

CHP’li Yücel, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yücel, CHP’nin cumhurbaşkanı adayının erken açıklanmasına ilişkin eleştirileri ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun “erken doğum” yorumuna dair şunları söyledi:

“Öncelikle cumhurbaşkanı adayımızın belirlenmesiyle ilgili, sürecin işletilmesi, yöntemin belirlenmesi elbette eleştirilebilir. Biz eleştirilere saygı duyarız. Ancak şunu ifade edeyim: CHP, ‘erken seçim’ değil, ‘derhal seçim’ diyen bir partidir. Yani, ‘2025 yılı içerisinde bu milletin önüne sandık gelecek’ diyen bir partidir.

Dolayısıyla ‘derhal seçim’ diyen bir partinin cumhurbaşkanı adayını belirlemesi kadar doğal ve gerekli bir durum olamaz. Ayrıca CHP, Türkiye Cumhuriyeti’ne demokrasiyi getirme iddiasında olan bir siyasi parti. Cumhurbaşkanı adayını belli bir kişi, belli bir kurul tarafından değil; en geniş katılımla, en demokratik yöntemle bütün üyelerine sorarak belirlemesi de çok doğru ve gereklidir. Dolayısıyla eleştirilere elbette saygı duyarız ancak bu çalışmanın bugün yapılması bir gerekliliktir.”

“Sandıktan çıkan sonuçlara uyulacak”

Yücel, Cumhurbaşkanı adayını belirleme yönetimle ilgili olarak ön seçimin hukuki olmadığı eletirileri var. Hakim denetiminde bir ön seçimden mi söz ediyorsunuz. Bir de bu konuda PM toplanacak mı” sorularına ise şu yanıtı verdi:

“Bizim ön seçimden kastımız -biz bunu daha önce yerel seçimlerde adaylar belirlenirken de ifade ettik-sonuçlarına uyulacak bir sandık. Hakim denetiminde öz seçim yapmanın zaten Siyasi Partiler Kanunu’na göre belli koşulları vardır. Bizim ön seçimden kastımız; bazı partiler buna ‘eğilim yoklaması’ der, bazı partiler buna ‘temayül yoklaması’ der biz ‘önseçim’ diyoruz. Sandık koyulacak ve o sandıktan çıkan sonuçlara uyulacak. Dolayısıyla ‘hukukidir, değildir’ tartışması gereksizdir. Cumhurbaşkanı adayının ne şekilde belirleneceği zaten yasada açıkça düzenlenmiş ama orada bizim ifade etmek istediğimiz ve yapmak istediğimiz şu: Belli bir kurul, belli bir kişi veya birden fazla kurul değil; en geniş katılımla CHP üyelerinin hepsine sorarak en demokratik ve katılımcı yöntemle adayımızın belirlenmesi. Ondan sonraki süreç zaten yasaların, hukukun gösterdiği şekilde seçim takvimi açıklandığında işleyecektir.”

“YENİ ASGARİ ÜCRET ÇALIŞANIN CEBİNE GİRMEDEN AÇLIK SINIRININ ALTINA GERİLEDİ”

Ülkede yaşanan ekonomik buhram hakkında da konuşan Yücel şunları söyledi:

“AKP, iktidarı kaybetmeye yaklaştıkça daha da hırçınlaşıp siyasi etik ve ahlaktan uzaklaşarak baskı ve zulmünü arttıran hamleler yapıyor. Bağımsız ve tarafsız yargı, iktidarın intikam hırsının bir parçası haline getirildi. Son bir aydır, ülkedeki gerçek sorunlar konuşulmasın; işçinin, emeklinin, esnafın, memurun derdi gündeme gelmesin diye sıcak salonlardan suni gündem sipariş edenlerin de devri elbette pek yakında bitecek. Ülkemizde derin bir ekonomik çöküş yaşanıyor. OECD’ye göre Türkiye TÜFE, gıda ve enerji enflasyonunda açık ara farkla yine zirvede yer aldı. Son 10 yıl içerisinde gıda fiyatları 12 kat, ortalama fiyatlar ise dokuz kat birden arttı. Daha üç gün önce açlık ve yoksulluk sınırı açıklandı.

TÜRK-İŞ ocak ayında dört kişilik aile için açlık sınırının 22 bin 131 lira olduğunu açıkladı. Yoksulluk sınırı ise 72 bin 88 lira. Yani, yeni asgari ücret çalışanın daha cebine girmeden açlık sınırının altına geriledi. 22 bin lirayla gıda, giyim, kira, elektrik, su, ısınma, ulaşım, eğitim ve sağlık giderlerinin ne kadarını karşılayabilirsiniz? Büyükşehirlerde en ucuz kiralık ev 15 bin lira. AKP’ye hatırlatalım: En düşük emekli aylığı 14 bin 469 lira. Daha yılın başında açlık sınırının altında kalan asgari ücretli ve emekli bu koşullarda geçimini nasıl sağlasın?”

“AYDA BİN LİRA ELEKTRİK FATURASI ÖDEYEN BİR ABONE, AYNI ELEKTRİĞİ TÜKETTİĞİNDE 2 BİN LİRA ÖDEYECEK”

“Tarımda kendi kendine yeten yedi ülkeden biriyken neredeyse her şeyi ithal eder olduk çünkü tarımı bitirdiniz. Bakın, tarımsal girdi fiyatları sürekli yükselirse vatandaş sebze-meyveyi uygun fiyata satın alabilir mi? Elbette alamaz. Her şey ateş pahası. Bir marul 50 lira, bir kilo çay 200 lira olmuş. Süt, yoğurt, peynirin ise etiketleri her hafta değişiyor. Ramazan yaklaşıyor. Yine asgari ücretli iftar sofrasına et koyamayacak. Bu aydan sonra katlanarak artan giderlere, elektrik faturaları da eklenecek.

Aylık ortalama tüketimi 417 kWh’nin üzerinde olan haneler, serbest piyasa koşullarında sürekli değişen yüksek tutarlı faturalar ödemek zorunda kalacak. Yani ayda bin lira elektrik faturası ödeyen bir abone, aynı elektriği tükettiğinde bu değişiklikle birlikte 2 bin lira ödeyecek. Enflasyon yüzde 42 ama elektrik zammı yüzde 100, öyle mi? AKP’yi buradan uyarıyoruz: Derhal bu düzenlemeyi geri çekin.”

“VATANDAŞ PERİŞAN HALDE, AKP KENDİ İKTİDARININ DERDİNDE”

“Liyakatsiz atamalarla hedefinden sapmış olan TÜİK, bugün enflasyon verilerini açıkladı. TÜİK’e göre enflasyon ocak ayında yüzde 42’ymiş. TÜİK, enflasyon sepetine hangi ürünleri ekleyip bu oranı buldu, bilmiyoruz ama halkın hissettiği gerçek enflasyonun yüzde 42 olmadığını çok iyi biliyoruz. Siz enflasyonu düşük açıklayınca vatandaşın alım gücünün yükseldiğini mi sanıyorsunuz? Çarşıda, pazarda, sokakta iş yerinde millet ‘Nereden, nasıl tasarruf etsem de geçirebilsem’ diye kara kara düşünüyor. TÜİK’in sansürlü enflasyon açıklamasıyla kuş kadar zam alan milyonlarca memur ve emekli adına TÜİK’e soruyoruz: Sizin hiç mi utanmanız yok? Sizin hiç mi vicdanınız yok?

Emekli isyanda, memur mutsuz, işçi sıkıntıda. Ülkedeki ekonomik sıkıntının boyutunun daha net bir şekilde ortaya koyulabilmesi açısından bu rakamlar son derece çarpıcı: Risk Merkezi’nin verilerine göre, bireysel kredi borcu bulunan vatandaş sayısı Kasım 2024 itibarıyla 42 milyona ulaşmış. Aynı dönemde kredi kartı borcu bulunan vatandaş sayısı ise 38 milyona çıkmış. İcra dairelerinde dosyalar, takipler almış başını gitmiş. 31 Ocak tarihi itibarıyla icra dairelerindeki dosya sayısı 22 milyon 295 bine yükselmiş. Vatandaş perişan halde, AKP ise kendi iktidarının derdinde. Geçim olmadığını daha nasıl anlatalım? Bu ülkede geçim yoksa seçim olur. Tencere kaynamıyorsa, çocukların karnı doymuyorsa, vatandaş perişan haldeyse tek çözüm sandıktır.”